Yüksek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Faik, Güçlü, Koca, Yüce
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Türap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toprak, Toz
Cenabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cünüp, Taharetsizlik
Süspansiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıltı
Münhani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğri
Tebdilihava kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hava Değişimi
Tarz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Usul, Yoldam, Ezgi, Hava, Merkez, Minval, Soluk, Suret, Şekil, Tempo, Tür, Vadi, Yol, Stil, Konsept
Kalıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Harabe, İşaret, İz, Tortu, Bakiye, Yıkıntı, Enkaz
Affetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sınaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zanaat
İtibarlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçerli, Saygın
Dik Kafalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsiz, İnatçı, Huysuz
Sarpın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silo
Tarafgir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanlı
Çalıkavak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sepetçi Kavağı
Tanlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışmak
Zımbalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek
Temelinden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esasen
Paçarız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapraz
Hayli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birçok, Çok, Epey, Oldukça Çok
Dejenerasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soysuzlaşma, Yozlaşma
Girmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Başlamak, Bulaşmak, Buyurmak, Dönüşmek, Erişmek, Fethetmek, Geçmek, Girişmek, Kaçmak, Katılmak, Sığmak, Ulaşmak, Vurmak
Ambalaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarıt, Bağlama
Buyuru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyruk, Emir
Güçlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorluk, Engel, Meşakkat, Müşkül, Müşkülat, Pürüz, Sarp, Zahmet, Zor
Seçilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek
Hukuki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüzel
Yeğ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daha Güzel, Daha Yakşı, Müreccah
Aslında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esasen
Birge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Mutabık, Ortaklaşa
Müzminlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süreğenlik
Acilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İvedilikle, Çabucak, Hemen
Kalaba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalabalık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.