Yoksun kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mahrum, Muhtaç
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İdarecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöneticilik
Kaymış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçık
İlhan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar, İmparator
Külüstür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski
Firar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçma, Kaçış, Kurtulma
İveğen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci
Orası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ora
Telâş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Endişe, Kargaşa, Kaygı, Sıkıntı, Tasa, İvecenlik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Murat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Dilek, Erek, Gaye, İstek
Sakın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekin, Zinhar
Artakalan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Fazla, Artmış, Ziyade
Metin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Dimdik, Sağlam
Kaynaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleşmek, Sıkı Fıkı Olmak, Hareketlilik, Hareket Etmek
İştiha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İştah
Kart kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı, İhtiyar, Bayat, Kartpostal, Köhne
Görüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarenlik Etmek, Sohbet Etmek; Ahbaplık Etmek; Müzakere Etmek
Kalmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kala
Coşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ateşlenmek, Heyecanlanmak, Hararetlenmek, Kaynamak, Şahlanmak
Naşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ötürü
Yapışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarılmak, Sataşmak, Tutmak, Musallat Olmak
Nesir Kafiyesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seci
Poşu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolama, Başörtüsü
Konservatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutaç, Tutucu
Keçiboynuzu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harup
Tenakuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelişki, Zıddiyet, Çelişme
Davranış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eda, Fiil, Gidiş, Hâl, Hareket, İş, Muamele, Tavır, Teamül, Tutum
Siklamen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tavşankulağı, Buhurumeryem
Gemilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tersane
İş Bırakımı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Grev
Gaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tül
Yoksul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Fukara, Çorak, Kembağal, Parasız, Sefil, Yetersiz
Kavga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dövüş, Cenk, Hengâme, Hırgür, Hırıltı, Savaş, Çaba, Mücadele
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.