Yellencek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Salıncak, Tahterevalli
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Değiştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
Yufkalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az
Yolcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçici
Rehinci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutucu
Bilim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, İlim, Marifet
Affetme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama, Şefaat
Şantöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şarkıcı (Kadın)
Meydanca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pist
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tenezzül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçalma, (Fiyat) Düşme, Gönül İndirme
Takma Ad kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahlas
Cevaben kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanıt Olarak, Yanıtça
Kıvcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mühendis
Saflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Safiyet
Eğik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğilmiş, Eğri, Meyilli, Mail, Şev
Otomatizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdevim
Bedreftar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsiz
Yorumlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yorulmak
Hâkimiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Egemenlik, Hüküm
Kötü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Aşağı, Aşırı, Berbat, Çok, Döküntü, Duman, Fena, İbret, Kaba, Kaput, Kara, Kör, Melun, Nadan, Nahoş, Pis, Sıfır, Şer, Tehlikeli, Yaman, Yaş, Endişe Veren
Yılın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dehşet
Bileşik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mürekkep, Basit Olmayan
Çerçeve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pervaz, Kenarlık
Öğrenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Talebe, Okuvcu, Şakirt, Öğrenici
Toleranslı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoşgörülü
Süprüntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çer Çöp, Zirzibil
Söylem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İfade, Telaffuz, Tez
Vurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek, Saplamak, Çarpmak, Aksetmek, Basmak, Çakmak, Çalmak, Çekmek, Çıkmak, Dayamak, Desteklemek, Dokunmak, Düşmek, Girmek, Güllelemek, İnmek, Koymak, Kurşunlamak, Öldürmek, Soymak, Takmak, Uygulamak, Yansımak, Yaralamak
Adap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edep, Görgü, Usül, Yol Yordam, Töre
Teçhiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Donatım, Cebelendirme, Pusatlama
Sayılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahdut, Önemli, Belirli, Az Görünen, Sayılmış
Arızasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz
Dubara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Oyun
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.