Yargıevi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mahkeme
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Vekâlet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Vekillik, Bakanlık, Nazırlık, Yetkililik
Filan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Falan
Dolanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçim
Tepme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekme
Galiba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtimal Ki, Olabilir Ki, Görünüşe Göre, Anlaşılan, Kuvvetle Sanılır Ki
Acınaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elemli, Kederli, Acılı
İzmihlal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökme
Esri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dumanlı, Sarhoş, Esrimiş, Mest
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Anestezi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duyum Yitimi, Duyumsuzlaştırma
Hipotez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varsayım, Faraziye
Şuurlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilinçli
Dağıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üleştirmek, Bölmek, Tevzi Etmek, Pay etmek, Parçalamak, Feshetmek, Bozmak, Gidermek, İletmek, Lağvetmek, Neşretmek, Savurmak, Talan Etmek
Tertipsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzensiz, Savruk, Dağınık
Beyaz Perde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinema
Karşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alın, Hakkında, Huzur, İçin, Karşıt, Kat, Muhalif, Mukabil, Nazır, Ön, Zıt
Mukabil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşı, Rağmen, Karşılık
Zamanında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden
Aferist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalavereci, Çıkarcı
Refakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşlik, Yoldaşlık, Arkadaşlık
Utarit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merkür, Arzıtilek
Yilbik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sara, Tutarak
Sakin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sessiz, Sütliman, Dingin, Oturan, Eğleşen
Şömiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek
Ahir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonraki, Sonuncu, En Sonra, Sonunda, Sonra
Öğle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gün Ortası, Öğlen, Öğle Vakti, Günorta, Öğle Ezanı, Öğle Namazı
Jeolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yer Bilimci
Günah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Cürüm, Hata, Sorumluluk, Vebal, Yazık
Gösterişsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Mütevazı, Sade, Ünsüz, Yalın
Meyletme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temayül
Belirtik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Belli, Sarih
Geri Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaytarmak, İade Etmek
Unvan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adres, San, Başlık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.