Yanka kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Film
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Lale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelincik
Tartar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pesek
Heveskâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amatör, Hevesli
Kof kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Değersiz, İçi Boş, Mazmunsuz, Bilgisiz, Yetkisiz, Güçsüz, Dermansız
Vasıfsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Niteliksiz
Çürüme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tefessüh
Sersem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sangı, Dümbelek, Şaşkın
Yıldızlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Duru
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Etraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Civar, Çevre, Muhit, Ortalık, Yöre, Yanlar, Taraflar, Dolay, Yakınlar
İbiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şapşal, Palyaço
Dekor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünüş, Manzara
Klâs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınıf; Üstün Nitelikli, Üstün Yetenekli
Kimsesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Gariban, Garip, Öksüz
Tükenmez Kalem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmez
Kaskatı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız
Yapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Çıkarmak, Davranmak, Düzeltmek, Etmek, Gitmek, Görmek, Hareket Etmek, İfa Etmek, Kılmak, Kurmak, Olmak, Onarmak, Tamir Etmek, Tutmak, Uygulamak, Yaratmak, Oldurmak
Kallavi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri, Kocaman
Akıllıca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Makul, Mantıklı
İhtiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınım, Yedek
Nevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tür, Çeşit
İkrar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabul Etmek, Söylemek
Müptelalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İptila
Parça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Devam, Kesim, Kıta, Tane, Kısım
Bırakıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tereke, Miras
Bakir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El değmemiş, Kullanılmamış, İşlenmemiş Toprak, Eskimemiş, Yıpranmamış, Yeni
Fuzuli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yersiz, Gereksiz, Boşuna, Haksız, Sürevsiz
Nafile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Faydasız, Yararsız
Sınalgı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Televizyon
Pekiştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiddetlendirme, Takviye
Voli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâr, Kazanç, Vurgun
Celep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çodar, Maldar
Kavurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızartmak, Kurutmak, Mahvetmek, Yakmak, Yok Etmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.