Yamaç kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yan, Bayır, Huzur, Kat, Ön, Yakın
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Marazlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasta
Kayın Ağacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayın
Kapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Kantar, Tele
Parçalanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yırtık
Büyükbaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karamal
Benimsemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahip Çıkmak, Kabullenmek, Onaylamak, Tesahup, Isınmak, Katılmak, Paylaşmak, Sarılmak, Tutmak
Sapıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delileşmek, Saçmalamak
Turkuaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Firuze
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Öd Kesesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Safra Kesesi
Biçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Doğramak, Ayırmak, Bölmek, Hasat Etmek, Çalmak
Asilik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırmak
Paradoksal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelişkili
Kolcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafız, Bekçi
Yüklü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Varlıklı
Likidasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasfiye
Manca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiyinti, Yiyecek
İktidarsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetersiz
Oksit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pas
Kıvanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İftihar Etmek, Memnun Olmak
Dinginlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sükûnet
Fakülte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medrese
Uykulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahmur
Tecimen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tacir, Tüccar
Sabaha Kadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seherecen
Odak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merkez, Mihrak, Özek
Rafine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıtılmış, İncelmiş, Duygulu, Hassas, İnce, Nazik, Seçkin, Saflaştırılmış
Saplanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batmak, Girmek, Sançmak
Devrim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtilal, İnkılap, Islahat
Tasarruf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biriktirim, Tutum, Kullanma Yetkisi, Para Biriktirme, Artırım
İçtimai Rey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamu Oyu
İstihlakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici
Objektivite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nesnellik
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.