Yalnız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ancak, Sadece, Ama, Bir, Hemen, Sade, Salt, Tenha, Şu Kadar Ki
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İkirciklenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşkillenmek, Kuşkulanmak
Boşu Boşuna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
Hür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azat, Bağımsız, Erkin, Özgür, Serazat, Serbest
Döküntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Çer Çöp, Değersiz, Enkaz, Kötü, Dökülüp Saçılmış, Ayak Takımı, İndifaat
Toplama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cem, Tahsil
Jeodezi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerölçüm
Dişli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü, Arkalı, Koruyuculu
Teneşir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salaca
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Guard kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koruma
Safkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıkan
Asa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değnek, Baston, Sopa
Selfie kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görçek, Özçekim, Özçekmiş
Uca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüce
İnsanoğlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beşer, İnsan
Hayıflanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acınmak, Üzülmek, Esef Etmek
Kırkmerdiven kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dik Yokuş
Fiilimsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eylemsi
Bina Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayamak, Kurmak, Yapmak
Saklanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinmek
Kalıtımsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrsî
Habis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Soysuz; Tehlikeli, Kötücül, Kötü
Çalıdikeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kara Çalı
Nişanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adaklı, Sözlü, Yavuklu
Kotlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şifrelemek
Fiksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapıntı, İmge, Kurgu
Açı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yön, Görüş, Zaviye, Bucak
Ozanca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şairane
İnandırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkna
Gözetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korunmak, Bakmak, Beklemek, Himaye Etmek, Kayırmak, Kollamak, Korumak, Kovmak, Sakınmak, Özen Göstermek, Himaye Etmek, Müterakkip Olmak
Mukavim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü
Müzahir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
Ulaşmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nail
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.