Verimkâr kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Verimli
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Apiko kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derli Toplu, Hazır, Şık, Tetik
Şeb kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gece
Safi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katıksız, Net, Sadece, Duru, Sadece, Temiz, Yalnız, Som
Kişilikdışı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gayri Şahsi
Ufalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak
Destek Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı Olmak
İnceleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tetkik
Yanılgı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hata, Sehiv, Yanlış
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dönek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahpe, Kancık, Kaypak
Banlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Horoz Gibi Ötmek, Bağırmak, Haykırmak
Çiroz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz
İşgüzarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşbilirlik
Hiyerarşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Derece Düzeni, Koram
Heykeltıraş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yontucu, Yontman, Heykelci
Özlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kişi, Zat, Özdek, Öz Madde, Cevher, Nelik, Mahiyet, İş, Kar, Husus
Hande kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülme, Gülüş
Göbek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek, Karın, Kindik, Kuşak, Merkez, Nesil
Kahvehane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahve
Ferdiyetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bireyci
Sultanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Padişahlık, Saltanat, Ergi, Mazhariyet
Nema kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüme, Gelişme, Çoğalma, Faiz, Ürem
Oldurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetiştirmek, Olgunlaştırmak
Sedye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harek
Suiistifade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suistimal
Ağı Otu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baldıran
Çımkırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pislemek
Taşımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Dökmek, Duymak, Giymek, Hissetmek, Kaldırmak, Katlanmak, Üstlenmek, Nakletmek
Didar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre
Modülasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişim
Ender kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nadir, Pek Az, Pek Seyrek
Kulluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karakol
Gagalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Hırpalamak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.