Velhasıl kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sözün Kısası, Kısacası
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Avantajsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yararsız
Sürücülük Vesikası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet
Pay Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüşmek, Paylaşmak, Üleşmek
İkirciklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt
Gelin Abla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenge
Yolluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiyecek, Harcırah
Reçel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Murabba
Enayi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avanak, Budala, Giç, Ördek, Sarsak, Bön
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Azadelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özgürlük
Yapı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bina, Bünye, Kuruluş, Mimari, Örgü, İnşaat, Strüktür, Konstrüksiyon, Yol
Ray kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demiryolu
Teşerrüf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onurlanma, Şereflenme
Selfie kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oz Çekim
Zındık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinsiz
Gebertmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek
Çör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık; Şeytan; Diken
İyicene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çokça
Anakara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıta (Doğrusu ana kara olarak ayrı yazılır.)
Sedef Hastalığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sedef
Mükedder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kederli, Üzgün
Cünüplük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cenabet
İslam Hukuku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıkıh, Şeriat
Müstahak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşır, Layık, Hak Etmiş
Algın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Vurgun, Zayıf
Kayran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alan
Teselsül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silsile, Sıra
Yenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Bastırmak, Bozmak, Çommak, Ezmek, Haklamak, Kazanmak, Tutmak, Mağlup Etmek, Kemirilmek
Kuvvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilek, Cebir, Fer, Güç, Hâl, Ker, Mecal, Nüfuz, Şiddet, Takat, Zor, Yetke, Erk, Tahammül, Mukavemet
Ümitvar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umutlu
Elbisesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
Dezavantaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engelleme, Zarar Verme Durumu
Kolektivizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaklaşacılık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.