Ufaklık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bit
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kartelci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekelci
Hastalıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayrılıklı, Çürük, Marazi, Yarım, İğcil, Mariz
Doğuştan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıtri, Yaradılıştan
Fason kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesim
Görmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Almak, Anlamak, Bakmak, Çıkmak, Değerlendirmek, Gezmek, İzlemek, Karşılaşmak, Kavramak, Rastlaşmak, Seçmek, Seyretmek, Sezmek, Vermek, Yaşamak
Çökel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tortu; Çökelti, Rüsup
Çul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giyim, Giysi
Batkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hüsran, İflas
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Hayvan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılkı, Döngül
Buluş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcat
Konvertibl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevrilgen
İlgeç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edat
Fenomenal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü
Viladet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğuş
Terbiye Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmek
Ayarlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dakikleştirmek, Köklemek
Hissedilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus
Nikbin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyimser
Ne Zaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haçan
Lazım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçişsiz, Gerek, Gerekli, Lüzumlu
Tehdit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözdağı, Korkutma, Zılgıt, Keskenme, Gözdağı Verme, Gözünü Korkutma
Çete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuldur Destesi
Oy Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rey Vermek, Ses Vermek
Tıngıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıngırdamak
Âdemiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsanlık, Adamlık
İkiyüzlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mürai, Riyakâr
Ahır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dam
Gereksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Abes, Boşuna, Fuzuli, Lüzumsuz, Nahak, Yararsız
Avarız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
Eroin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maden
Baş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafa, Ser, Başlangıç, Çıban, Esas, Kelle, Saksı, Temel
Susma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.