Tüysüz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kabak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hasse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duyu
Hacet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç, Gerek, Gereklilik, İdrar, Lüzum
Kıvrılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönmek, Katlanmak, Kırılmak, Sapmak
Muayenehane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mualecehane
Selvi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Servi
İmtizaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
Günü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haset, Kuma
Budala kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Aptal, Bön, Enayi, Avanak, Divane, Giç, Hıyar, Kaz, Sefih, Şaşkın
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Hidayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğru Yol
Sabahçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gündüzcü
Moryana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarakotu
Zayiat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Ziyan, Kayıplar, Yitikler
İç Oğlanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Celep
Hükümranlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hâkimiyet
Ocumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Ürkmek
Kebir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ulu, Yaşlı
Cenkleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Savaşmak
Apostrof kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesme İmi, Kesme İşareti
Derhâl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
Kıymetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değerli
Niyaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalvarma, Dilek, Yakarma
Sözünübilmez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patavatsız
Terakki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlerleme, Kalkınma, Gelişme, Yükselme
Gündem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ruzname, Uysal, Gün Tertibi
Mümessil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temsilci, Oruntak, Temsilci, Başkan
Kavuşturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolamak
Kabar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nasır
Sükûn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sükûnet, Dinme, Dinginlik, Devinimsizlik
Işınlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şualamak
Alışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isınmak, İntibak
Nebze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az, Bir Parça, Pek Az
İzdivaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlenme
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.