Tiksinme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Nefret Etme, İğrenme, İkrah, Nefret, Tiksinti
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Nazım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiir, Koşuk
Uğraştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meşgul Etmek
Danışman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maslahatçı, Müşavir
Sermuharrir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başyazar
Teati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verişme
Başkan Yardımcısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sadır Muavini
Kokmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Miskin, Tembel, Kokuşuk
Sittinsene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Altmış Yıl, Yıllar Yılı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Faksimile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdeş basım, Tıpkıbasım
Zamlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırımlı
Garet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soymak, Yağmalamak
Ayırt Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Tefrik Etmek, Temyiz Etmek, Karakterize Etmek, Tanımak
Zahife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürüngen
Takım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Dest, Grup, Küme, Set, Zümre, Ekip, Trup, Tür, Çeşit, Dizge, Sistem
Hakketmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazmak
Evkaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vakıflar
Kupür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesik
Sadık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Doğru, Gerçek, İçten Bağlı
Funda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalılık, Süpürge Otu
Dikmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Ekmek
Yer Fıstığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araşit
Toplak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koleksiyon
Türedi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zıpçıktı
Takılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek
Nasır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabar
Demirli Beton kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Betonarme
Beleş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılıksız, Bedava, Ücretsiz, Karşılıksız Olarak, Emeksiz, Parasız, Havayi, Müft, Müfte, Pulsuz
Öldürülen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maktul
Kaşınma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuz
Soymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Garet Etmek, Vurmak, Yüzmek
Merhale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Derece, Konak, Menzil, Safha, Evre
Vâkıf Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Öğrenmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.