Teşrikimesai kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Emektaşlık, İş Birliği
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Uyuşuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miskin, Uyuntu, Pısırık, Sünepe, Süst, Tembel, Uyuşmuş, Gevşek
İlişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak, Değinmek, Değmek, Dokunmak, Karışmak, Müdahale Etmek
Delta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatalağız
Değişmeyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karar
Elyaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lifler, Teller
Kot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rakım
Yaratan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mucit
Tamirci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onarman
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tekerlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlamak
Söz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Güfte, Kelam, Kelime, Laf, Lafız, Lakırdı, Lakırtı, Lügat, Nazire, Nutuk, Söylenti, Sözcük
Tanılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanımak, Teşhis Etmek
Beraberlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El Birliği, Müsavat
Evlenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzdivaç
Adi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Aşağılık, Kalitesiz, Niteliksiz, Sıradan, Değersiz, Kötü, Olağan, Alçak, Aşağı, Süfli, Ucuz, Yoz
Mantık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usbilim
Yangı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İltihap, İrin
Muhakeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yargılama, İrdeleme, Kıyaslama, Uslamlama
Parlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feveran
Güneş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gün
Cakalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
Cascavlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok Saçsız, Örtüsüz, Hiç Tüyü Olmayan, Pek Soyulmuş; Çırılçıplak, Örtüsüz
Öldürülen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maktul
Irlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Türkü
Muayenehane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mualecehane
Zehirlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağılamak, Sokmak
Çalışım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdman
Fraksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüngü, Bölüntü, Hizip
Melun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lanetlenmiş, Lanetli, Kargışlı, Kötü
Izrar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar Verme, Zarara Sokma
Kişmiri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekici, Esmer
Hektar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönüm
Hımbıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miskin, Budala, Tembel, Uyuşuk
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.