Takdim Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sunmak, Tanıştırmak, Tanıtmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Gebertmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek
Şişko kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolgun, Şişman, Toplu
Sataşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarkıntılık
Kargaşalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fesat, İhtilal, Fitne, Şuriş
Gücenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırık
Çarpma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darp, Zarp
Tehdit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözdağı, Korkutma, Zılgıt, Keskenme, Gözdağı Verme, Gözünü Korkutma
Sakız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiklet, Ak Reçine
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Varis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mirasçı, Kalıtçı
Sonraları kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilahare
Hızlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süratli, Seri, Çabuk, Hovarda, Çapkın, Uçarı, Şiddetle, Sıkı, Yüksek (Ses)
Hepsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hep, Tüm
Musallat Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak, Tutmak, Yapışmak
Yok Yoksul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakir
Sponsorluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Destekçilik
Gezinme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyran
El Ulağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yamak, Yardımcı
Direkt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Birbaşa, Düz, Duraksız, Doğruca, Dolaysız, Aracısız
Ödemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayılmak, Dökmek, İfa Etmek, Vermek, Tediye Etmek, Tazmin Etmek
Karye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köy
Provokasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtma
Madik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Hile
Islaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nem, Rutubet
Eksiklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayıp, Eksi, Kusur, Noksan, Şaibe, Zaaf
Dehşet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Yılgı, Olağanüstü, Ürküntü, Yılın
Münasebetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygısız, Aksi, Çirkin, Ters, Uygunsuz
Ansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
Şaklaban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakacı, Dalkavuk, Lağlağıcı, Şen, Güldürücü
Münacat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakarış
Kuytu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halvet, Siper, Tenha, Sessiz, Issız
Recim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşlama, Taşa Tutma
Materyalist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maddeci
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.