Tabütüvan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Güç, Kuvvet, Takat
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Klakson kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korna
Bilecen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ukala
Bedbinlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötümserlik
Mübahase Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahse Girmek, Tartışmak
Kerrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpım Tablosu
Melal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dert, Hüzün, Usanç, Üzüntü
Yüz Akı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namus
Mufassal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntılı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Uyumsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağınık, Eğreti
Önlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılamak, Takaddüm Etmek
Geriz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lağım
Cefakâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cefa Eden, Cefa Çeken
Sızırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süzmek
Kocalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kocamak, Yaşlanmak
Yatak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döşek, Denk, Mecra, Şilte
Odunsu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri, Kaba
Nöbet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Defa, İş, Kez, Sıra, Keşik, Kezik, Gezek, Yüksek Ateş
Derhâl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
Basıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabi
Zihayat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Dinç, Neşeli
Şarbon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karakabarcık
Petrol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeryağı, Gaz Yağı
Dembedem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arasıra, Zaman zaman
Erzan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ucuz
Ne Zaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haçan
Saçmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Neşretmek, Savurmak, Serpmek, Dağıtmak, Döknek, Yaymak
Civan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Körpe, Genç
Ufuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Görüş, İhata, Gözerimi, Çevren
Ahşap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kereste, Tahta
Tefrik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Ayırma, Ayırt Etme
Tıpkısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdeşi, Aynı, Örnek
Tenasül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üreme
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.