Sıcacık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İçten, Samimi, Sevimli
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Arkalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Arkasına Almak, Yüklenmek, Müzaheret etmek
Haça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatal
Vokalist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seslikçi
Türedi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zıpçıktı
Pinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cimri, Eli Sıkı, Hasis
Dünkü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Toy, Yeni
Öğlen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğle
İnhitat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Üçteker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Triportör
Muti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş Eğen, İtaat Eden, Eslek
İşkil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evham, Kuruntu, Kuşku, Vesvese, Sanı, Şüphe
Yavuklu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözlü, Nişanlı, İstekli, Namzet, Sevimli
Kaygılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meraklı
Kendi Hâlinde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz
Burası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bura
Deli Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delirmek
Fırıldak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Düzen, Fırfıra, Fırlangıç, Foya, Hile
Müşahede kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlem
Kukumav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baykuş
Enfeksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşma, Bulaşım
Müteşekkil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmuş, Meydana Gelmiş, Kurulmuş
Çağlayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şelale, Çavlan, Çağlar
Etraflı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiksiz, Ayrıntılı
Evvelki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önceki, Sabık
Uyduruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma, Asılsız
Salih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarar, Elverişli, İyi
Makbuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alındı, Fiş, Kabız, Alıt
Hiddet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfke, Gazap, Hışım, Kızgınlık
Vadesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Günsüz, Süresiz
Anayasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Esas Kanun, Konstitüsyon, Temel
Kayıtsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldırmaz, Umursamaz, İlişiksiz, Lakayıt, Tasasız
Açmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Beğenmek, Boşaltmak, Çözmek, Fethetmek, Yapmak, Yarmak, Yazmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.