Süreğen kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Müzmin
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Heterojen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrışık, Ayrı Cinsten
Cezve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahvedan, Kahvedanlık
İhtiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınım, Yedek
Özdekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maddeci
Departman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşbölümü, Bölüm
Mümessil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temsilci, Oruntak, Temsilci, Başkan
Oyçokluğuyla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekseriyetle
Mühim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güncel, Önemli, Ehemmiyetli, Önemli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Varlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet, Zenginlik, Servet, Hayat, Mal, Mülk, Ömür, Para, Sermaye, Üzeri, Vücut, Varsıllık, Variyet, Önemli, Yararlı, Değerli, Popülasyon
Vedalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlaşmak
Butik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giyimevi
Marifet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maharet, Ustalık, Bilgi, Bilim, Hüner, Yetenek, Kabiliyet
Galeyan Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak, Kaynamak
Telemetre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklıkölçer
Duygulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hassas, Hisli, Yanık, İçli
Keşiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karabaş, Rahip
Perçem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâkül, Yele, Saç Tutamı
Enselemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakalamak, Tutmak
Gıcırı Bükme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Yersiz, Zoraki
Nesne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şey, Zat
Mütezayit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artan, Çoğalan
Tadil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişke, Değişiklik
Kökünü Kesme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmha
Taşeron kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkinci Üstenci
Zar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cidar, Çeper, Perde
Bellek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafıza, Dağarcık, Akıl, Zihin, Yaddaş, Kafa
Gafleten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, Birden, Birdenbire, Zıpçıktı
Bel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşaret
Yumuşaklaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşamak
Etkin Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
Kodifike kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenlenmiş
Hiyerarşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Derece Düzeni, Koram
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.