Saymanlık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Muhasebe
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Fraksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüngü, Bölüntü, Hizip
Otoş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Trafik Magandası
Temayül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğilim, Meyil, Yönelim
Sangılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sersemleşmek
Zihince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zihnen
İdame kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürme, Devam Ettirme
Buzdolabı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğutucu, Frijider, Buzlatka
Ciklet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakız
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Güreşçi Köprüsü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köprü
Hatun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayan, Eş, Hanım, Kadın, Zevce
Cife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç, Leş
Şavkımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işık Saçmak, Parlamak
Delil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Emare, Gerekçe, İp Ucu, Kanıt, Rehber, İz, Kılavuz
Nahoş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatsız, Sevimsiz, Çirkin, Kötü, Hoş Olmayan, Kötü, Hoşa Gitmeyen
Emekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekaüt, Zor, Mütekait
Ekol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoldam, Meslek, Okul
Cali kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahte, Yapma, Yapmacık, İçten Gelmeyen
Tıpkısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdeşi, Aynı, Örnek
Önemsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Değersiz, Derme Çatma, İçi Boş, Ivır Zıvır, Küçük
Revaçta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürümlü, Geçerli
Cin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı, zeki, Uyanık Kimse
Artağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimli, Artımlı, Bereketli
Aranje kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenleme
Güç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Bilek, Can, Çetin, Derman, Fer, Hâl, Hız, Kudret, Kuvvet, Mecal, Müşkül, Sarp, Takat, Zor, Efor
Elvermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetmek, Uymak, Uygun Görmek, Kifayet Etmek
Diyagram kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çizenek
Istırap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keder, Üzüntü, Acı
Zerre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tozan, Molekül
Süzgeç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Filtre, Kevgir
Tarihi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarihsel
Belirtmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayin Etmek, Tebarüz Ettirmek, Tasrih Etmek, Açıklamak, Göstermek, Kaydetmek, Kesmek
İmport kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışalım
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.