Sangılamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sersemleşmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mübadele Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
Dehşet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Yılgı, Olağanüstü, Ürküntü, Yılın
Dair kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzerine, Ait, İlişkin, Hakkında, Konusunda, Bir Şeyle İlgili, Bir Şey Üstüne
Ataklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret, Cüret
Bunamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hariflemek
Hörgüç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Güven
Hastalıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayrılıklı, Çürük, Marazi, Yarım, İğcil, Mariz
Küme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Grup, Kütle, Öbek, Takım, Tomar, Topa, Yığın, Lig
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Isı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hararet, Sıcaklık
Utkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muzaffer
Taarruz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hücum, Saldırı, Saldırma, Sataşma
Müfessir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yorumcu, Açıklamacı, Tefsirci
Kavuşturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolamak
Mahsustan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle
Ayn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz
Telif Hakkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Telif
Pedagog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimci, Eğitimbilimci
Az kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Noksan, Biraz, Kıt, Seyrek, Birkaç, Dar, Düşük, Mahdut
Dik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikey, Sarp, Sert, Yalçın, Kaim
Yıpramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncelmek
Gayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pek, Çok, Pek Çok
Çalçene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Durup Dinlemeden Konuşan, Çenesi Düşük
Dar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ensiz, Kıt, Elverişsiz, Zorlukla, Ancak, Az, Ev, Mahdut, Sıkı, Yetersiz, Yurt
Var Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Durmak, Yaşamak, Yatmak
Müşfik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevecen
Velur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadife
Uğurlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kademli, Kutlu, Mübarek, Meymenetli, Tekin
Harir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İpek
Tanınan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maruf
Deniz Boyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Sahil
Çakın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvılcım, Şimşek
Yöneten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müdür
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.