Sadedil kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Saf
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Çiğnemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dişlemek, Ezmek, Hükmetmek, Öğütmek
Fan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pervane, Vantilatör, Yelletke
Özlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veciz
İtfa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödemek
Beis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca, Engel, Uygunsuzluk, Kötülük, Zarar
Suç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cürüm, Hata, Kabahat
Sınırlanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Kısıtlı, Mahdut, Münhasır
Düş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayal, Rüya, Umut, Uyku
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Havari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
Çiftlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekin Sahası
Bilerek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasten, Kasti, Mahsus
Yükselme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terakki, Terfi
Tıp Bacısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasta Bakıcı, Hemşire
Mihnet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Üzüntü
Yenilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tazelik, Teceddüt, Yenileşim, Haber
Sadak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okluk
Işıldayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlak
Antiparantez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antiparantez değil, doğrusu; Antrparantez: Ayrıca, Ayraçta, Söz Arasında, Sırası Gelmişken, Söz Açılmışken, Akla Gelmişken, Konuyla İlgisi Olmaksızın
Sırf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalnız, Salt, Tamamıyla, Büsbütün, Ancak, Baştan Aşağıya Kadar
Kalıplı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün
Maç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaşma
Üye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aza, Uzuv, Organ
Yakınlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaklaşmak
Dejenere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz, Yoz, Bozulmuş
Lanetleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Telin
Karşılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durdurmak, Gitmek, Önlemek, Tekabül Etmek, İstikbal Etmek
Kümelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığmak
Kalıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Temelli
Beyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söyleme, Bildirme
Yarışım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarışma
Seslenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağırmak, Çığırmak, Haykırmak, Ünlemek, Hitap Etmek
Değgin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ait, İlişkin, Dair, İlgisi Olan, Mütaallik
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.