Sadece kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Bir, Hemen, Sade, Yalnız, Ancak, Tekçe
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Merhale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Derece, Konak, Menzil, Safha, Evre
Parlamenter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Milletvekili
Ahenksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyumsuz
Fark Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Ayırmak, Değişmek, Duymak, Görmek, Seçmek, Sezmek
Primat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maymun
Sincap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değin
Muştulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müjdelemek
Düzenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çakal, Düzenbaz, Oyunbaz, Oyuncu, Hileci
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Samankapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kehribar
Bevvap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapıcı
Burmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırmak, Döndürmek, Çevirmek, Bükmek Enemek, Hadım Etmek, İğdiş Etmek
Beleş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılıksız, Bedava, Ücretsiz, Karşılıksız Olarak, Emeksiz, Parasız, Havayi, Müft, Müfte, Pulsuz
Büyükler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erkân, Kibar
Reseptör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almaç
Yola Gitmeyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsiz
Enjektör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğne
Fikirleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarlamak
Oturak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötürüm, Ördek, Taban, Yerleşik, Lazımlık, Mütekait, İskemle
Savlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İddia Etmek
Çok Sözlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan
Teist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanrıcı
Matador kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğa Güreşçisi
Tanıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takdim Etmek, Tanış Etmek
Kaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlçe, Yargı, Kötü Olay
Çöğdürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşemek
Çuğullamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak
Süzek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Filtre, Süzgeç
Humma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıtma, Ateşli Hastalık, Ateş, Göyük
Pusat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Silah
Mühürsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damgasız
Duyulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Çıkmak, Vurmak, Yansımak
İnme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Felç, Nüzul, Sekte
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.