Sükûti kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Suskun, Sessiz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Allak Bullak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık, Altüst Olmuş
Dış Satım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhracat
Memorandum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Andıç
Püsür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalpazan, Tembel
Ratıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nemli, Yaş
Müsademe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Vuruşma
İntisap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Taraftarlık
Kâfi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeterli, Bes, Yeter, Yetişir, Artık İstemez
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giz, Peçe, Camsı Vernik, Gizem
Akıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek
Molekül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Madde
Yayılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayık
Makas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dirsek, Kaycı, Sındı
Âşıktaşlık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oynaşmak
Maden Suyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mineral Suyu
Utarit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merkür, Arzıtilek
Ummak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Demek, Sanmak, Ümit Etmek, Düşünmek, Tahmin Etmek, İhtimal Vermek
Hayret Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak
Kuşatma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abluka
Ateş Balığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sardalya
Keşfetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak, Açımlamak
Yükselmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çıkmak, Çoğalmak, Fiyat, Parıldamak, Sivrilmek, Yücelmek
Kıtlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azlık, Kesat
Geçerli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtibarlı, Makbul, Muteber
Gebermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
Siyahî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zenci
Koca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Ağa, Bey, Büyük, Efendi, Er, Erkek, Eş, Geniş, İhtiyar, İri, Kişi, Kocaman, Moruk, Pir, Ulu, Yaşlı, Yüksek, Zevç
Heybet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mehabet; Büyüklük, Ululuk, Azamet
Rezalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kepazelik, Maskaralık, Rezillik, Skandal, Laskaralık
Çığırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağırmak, Seslenmek, Viyaklamak
Bilinç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dimağ, Şuur, Zihin
Yeleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havai, Gayriciddi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.