Söykemek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dayamak, Yaslamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Teehhül Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlenmek
Sıfat Fiil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaç
Müzelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Köhne
Sonbaharda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzün
Buçuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarım
Akşam Ezanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akşam
Zarar Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Kötülük Etmek
Çakozlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Temaşacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyirci
Prospektüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarife, Tanıtmalık
Çap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı, Bozuk, Dolaşık, Eğri, Ölçek, Kutur, Ölçü, Değer
Yadsılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olumsuz, Menfi, Salibe
Dirim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayat, Yaşam; Yaşama Gücü
Lafız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kelime, Söz
Faks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgeç, Belgegeçer
Ziraatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarımcı
Merkezcilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merkeziyetçilik
Yürümek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Değişmek, Geçmek, Gezmek, Gitmek, Hareket Etmek, Hücum Etmek, İlerlemek, İşlemek, Kaplamak, Ölmek, Saldırmak
Esri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dumanlı, Sarhoş, Esrimiş, Mest
Tamlanan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümlenen
Amansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsafsız, Acımasız
Savsaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhmal Etmek, Ertelemek, Lengitmek, Sallamak, Uğunmak
İhracatçılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış satımcılık
Sızmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Sıvışmak, Yayılmak
Başıkabak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçsız
Tebliğ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Çıkış, Maruza, Bildirme, Eriştirme, Değirme
Şeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Çirkin, Alçakça, Ahlak Dışı, İnsanlık Dışı
Vurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek, Saplamak, Çarpmak, Aksetmek, Basmak, Çakmak, Çalmak, Çekmek, Çıkmak, Dayamak, Desteklemek, Dokunmak, Düşmek, Girmek, Güllelemek, İnmek, Koymak, Kurşunlamak, Öldürmek, Soymak, Takmak, Uygulamak, Yansımak, Yaralamak
Kâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bazen, Kimi Zaman
Saik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtki, Sebep, Neden, Güdü
Serdetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meydana Koymak
Tıbben kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıkça
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.