Rehber kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Delil, Kılavuz, Önder, Yönetici
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İnsancı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsancıl
Deneysel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübi
Vakitli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zamanlı, Sürevli
Birlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahdaniyet, Vahdet, Bağlantı, Bağlılık, Bütün, Tek, Benzerlik, Cüzütam, Dernek
Uygulama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatbikat, İnfaz, Tatbik, Yürütüm
Koşam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avuç
Delilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cinnet
Duluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakak, Yüz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sinerji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görevdeşlik, Güç
Sonuncu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nihai
Bilgili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Malumatlı, Malumattar, Malumat Sahibi, Haberli, Agâh, Haberdar, Uyanık
İhtiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınım, Yedek
Tefrik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Ayırma, Ayırt Etme
Takatsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dermansız, Yorgun
Farenjit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yutak Yangısı
İye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Malik, Sahip
Akbasma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksu, Katarakt
Su Küre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hidrosfer
Hâsılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısacası, Hülasa, Sözün Kısası, İşin Sonu
Bürokrasi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Resmiyetçilik, Kırtasiyecilik
Teskere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sedye
Kimsesizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalnızlık
Dolmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplanmak, Tamamlanmak, Kaplamak
Saldırış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Hamle
Albüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzançalar, Resimlik
Kanun Maddesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bent, Fıkra
Düş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayal, Rüya, Umut, Uyku
Yârenlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaşlık, Muhabbet, Sohbet, Söyleşi, Dostluk, Şakalaşma, Şaka
Şirniyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatlı
Müfte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beleş
Sürgü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Sürme, Tırkaz, Yuvak, Loğ
Havandeste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havaneli
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.