Redif kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yedek, Kura Eri, Yineleme
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Nakliyeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşımacı
Sızanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivilce
Ekolojik Ortam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevre
Mukavemetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü
Ehliyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tam, Yeterli
Mümin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanan, İnançlı, Müslüman
Haleldar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Sarsmak
Ceht kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaba, Gayret, Çabalama
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mütemekkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşik
Var Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Durmak, Yaşamak, Yatmak
Antlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahitleşmek
Kılavuz Kaptan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz
İdeoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşüngü
Bakı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teftiş, Fal
Tasdik Ettirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylatmak
Meşhur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maruf, Tanınmış, Ünlü, Bilinen, Angın, Herkesçe Bilinen
Gözü Pek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılgan, Cesur, Yiğit, Korkusuz
Hediye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Fiyat, Hatıra
Gocuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kürk
Kırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parçalamak, Katlamak, Öldürmek, Azaltmak, Delmek, Haklamak, İncitmek, Kaçmak, Sındırmak, Uzaklaşmak, Yaralamak, Yok Etmek
Viraj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönemeç, Büklüm, Dönme
Moral kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özgüç, Maneviyat
Tümce Bilgisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz Dizimi
Asimilasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzeşme, Özümleme, Eritme
Dikiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakma, Gözetleme, Erkete
Kıran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Afet, Bayır, Çevre, Kenar, Kıyı, Tepe, Uç
Müdire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönetici
Başhekim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baştabip, Sertabip, Başsagan
Berceste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Latif, Seçme
Efendilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usluluk, Terbiyelilik, Kibarlık, Ağırbaşlılık, Neciplik
Suzişli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanık, Acınaklı
Debriyaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavrama
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.