Psişik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tinsel
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Halas Olma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İflah
Aralık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara, Mesafe, Geçenek, Koridor, Yarı Açık, Kânunuevvel, Uygun, Elverişli Durum, Fırsat, Ayakyolu, Fasıla, Sıra, Vakit
Doyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetinme, Soğum, Kanaat, Tatmin
Şifahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözlü, Sözel, Ağızdan
İsteksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönülsüz
Özleştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sadeleştirme, Tasfiye
Tartışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münakaşa
Mücadele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşım, Mübareze, Savaş, Uğraş, Çatışma, Çaba, Uğraşma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tedrici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kertel, Azar Azar, Derece Derece
Kalbur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elek
Tura kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuğra
Azaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiltmek, Çıkarmak, İndirmek, Budamak, Düşürmek, Kesmek, Kısmak
Rebabi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, İnce
Değinme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dek, Temas
Erozyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşınma, Aşınım, İtikal
Küçülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak, Ufalmak
Naaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceset, Cenaze
Dayanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaslanmak, Abanmak, Çullanmak, Çekmek, Dinmek, Durmak, Gelmek, Gitmek, Götürmek, Güvenmek, Hazmetmek, Sabretmek, Ulaşmak, Varmak, Yetişmek, İstinat Etmek, İptina Etmek, Mukavemet Etmek, Tahammül Etmek
Hürmetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müptezel
Yıkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ören, Harabe
Uygun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elverişli, İyi, Makul, Munis, Mutabık, Muvafık, Münasip, Müsait, Şayan, Şık, Tatminkâr, Usturuplu, Yarar, Yaraşıklı, Yerinde, Yakışır, Yaraşır, Uz, Yararlı
Ayak Oyunu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hile
Dikbaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasıntı
Hesaplı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünülmüş, Hesaplanmış, Ölçülü, Tedbirli, Tutumlu, Ucuz, Tasarlanmış
Kıygı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haksızlık, Zulüm
Beğenilmeyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, İtici
Valüasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçerleme
Çalkamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalkalamak
Görkemli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Muhteşem, Haşmetli
Mamure kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayındırlık
Necabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soyluluk
Aşk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevi, Sevda, Amor
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.