Programcı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İzlenceci, Yapımcı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Vasıflandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitelemek
Döşem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tesisat
Sağımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağmal
Tıkışıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzdiham
Tenkit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirme, Eleştiri, Noktalama
Katmerleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
İhmalci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savsak, İhmalkâr
Dalgınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalga, Dikkatsizlik, Gaflet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Beliye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keder, Tasa
Mistisizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizemsellilik
Olumlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müspet, Tasdik, Yararlı, Yapıcı, Pozitif
Tebarüz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
Eş Güdüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koordinasyon
Mukayese Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Kıyaslamak, Salıştırmak
Uçmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçuk
Tecavüzkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Saldırgan
Alışkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışkan
Bozukluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, Fesat, İllet, Sekte
Yapı Yeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şantiye
Metruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakılmış, Kullanılmayan
Avize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asman, Çilçırak
Söyleyiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İfade, Telaffuz
Mebusluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Milletvekilliği
Yaver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı, Emir subayı
Rağmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmayarak, Karşın, Mukabil
Yakinen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyice, Yakından, Gerçekten, Yakşıca
Örgün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müteazzi
Prömiyer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açılış, İlk Gösteri, İlk Sunum
Hâkim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, Egemen, İdare Eden, Söz Geçiren
Akçeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mali
Sözlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lügat
Behre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hisse, Nasip, Pay
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.