Pervasız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Cüretli, Korkusuz, Çekinmez, Sakınmaz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Şehirleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kentleşme
Rihlet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göç, Ölme
Badalak Vurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelmek, Çelmelemek
Çiğ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pişmemiş, Kaba, Yersiz, Toy, Jale
İki Canlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Hamile
Yolsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz, Yersiz
İn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, Kümes, Mağara, Yuva, İçeri
Taşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azmak, Kükremek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İnfisah Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Dağılmak, Kokuşmak
Pekitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekit Etmek, Tevkif Etmek
Uygunsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekşi, Münasebetsiz, Yersiz
Aristokrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soylu
Hüda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanrı, Allah, Çalap
Danışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muvazaa
Örekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mimar
Tedricen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gitgide, Giderek, Yavaş Yavaş, Azar Azar, Derece Derece
Muhammedî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman
Kanaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, İnanç, Kanı, Kanıklık, Soğum, Yetinme, Doyum
Gen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geniş
Tul Derecesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boylam
Büküm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kat, Kıvrım
Hülya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Hayal
Konsolos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış İşleri Görevlisi, Elçi, Şehbender
Piyasa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşmak
Ayrıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstisnasız
Ayıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusur, Eksiklik, Leke, Damga, Utanç Verici, Noksan, Uygunsuz, Kötü, Şaibe
Çap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı, Bozuk, Dolaşık, Eğri, Ölçek, Kutur, Ölçü, Değer
Göyük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanık
İcabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyma, Kabul Etme, Razılık, Varma, Razı Olma
Hasır Otu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saz
Fut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayak
İştiha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İştah
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.