Ortaç kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sıfat-fiil
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dağlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
Fiil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amel, Davranış, Eylem, Hareket, İş, Edim
Taşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katı
Vakur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Ciddi, Veznin, Yalımlı, Onurlu
Angıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanat
Şavk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işık
Aklaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağarmak, Beyazlaşmak
Kumlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumsal
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Refakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşlik, Yoldaşlık, Arkadaşlık
Hicvetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yermek
Riyaziye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlembilim
Eşantiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örneklik, Bedavalık
Mahdudiyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münhasır
Vukufsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
Plansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarsız
İhtimal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belki, Olasılık, Şans, Belki, Ola Ki
İdarecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöneticilik
Yad El kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gurbet
Kotlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şifrelemek
Dülger kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Marangoz
Uyarlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, İntibak Ettirmek
Demirkazık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutup yıldızı
Akrobasi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cambazlık
Dalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haşlamak, Isırmak, Yemek
Havalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalkmak
Çevrilmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahdut
Epey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Hayli, Oldukça, Oldukça Çok, Az Denmeyecek Kadar
Menkıbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dini Hikaye
Çarpınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çırpınmak
Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Bayılmak, Çevirmek, Dayamak, Görmek, Harcamak, Hasretmek, İletmek, Katmak, Lütfetmek, Ödemek, Satmak, Serpmek, Tespit Etmek, Uzatmak
Kolye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyunbağı, Gerdanlık
Namussuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Leke
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.