Ocaklık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Baca, Mutfak, Ocak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Planet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezegen
Sihirbaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyücü, Gözbağcı
Dâhilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten
Hareketlenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devinme
Bunalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Nefesi Daralmak, Daralmak, Sıkılmak
Sahne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüntü, Oyun, Oyunluk, Podyum, Görüntü, Bölüm
Terk Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Koymak, Vazgeçmek
Fevkalade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü, Beklenmedik, Görülmedik, İşitilmedik; Aşırı, Çok Fazla
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Orostopolluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalavere, Dolap
Leb kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dudak
Gözbağcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İllüzyonist
Tercüman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmen, Dilmaç, Tilmen, Çevirici
Nebati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkisel
Otacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hekim, Doktor
Çabukça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
Paha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Eder, Fiyat, Karşılık, Kıymet
Terennüm Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakımak
Narin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Nazik, Yepelek
Sınamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Tecrübe Etmek, Muayene Etmek, İmtihan Etmek
Düşünce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Endişe, Fikir, Kanaat, Kanı, Kaygı, Mülahaza, Mütalaa, Nabız, Niyet, Rey, Sıkıntı, Tasa, Tasarı, Tasavvur, Karar
Ağababa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dede, Ata
Beis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca, Engel, Uygunsuzluk, Kötülük, Zarar
Çözüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çare, Hal, Yeçim
Tesir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etki, Dokunma, Zarar Verme
Buat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutu
Yalımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvenilir, Muteber, Onurlu, Ağır Başlı, Vakur
Zırtapoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçık, Delice
Kornea kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saydam Tabaka
Paratoner kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıldırımlık, Yıldırım Savan
Hafriyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazı
Lâl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilsiz
Becerikli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usta, Hünerli, Mahir, Maharetli, Yetenekli, Acar
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.