Nisaiye kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kadın Hastalıkları
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Birdenbire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ani, Aniden, Ansızın, Gafleten, Yekten, Hemencecik, Beklenmedik Anda
Razı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun Bulan, Benimseyen, İsteyen, Onaşmış, Onaşık
Mısır Yasemini kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasemin
Arz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak
Alicenap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Onurlu, Şerefli, Yüce Gönüllü, Gönlü Yiğit
Güvenç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güven, İtimat, Kıvanç
Savulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaşmak, Yana Çekilmek
Pimpiriklenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkulanmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tağyir Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Değiştirmek
Düzlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Ortam, Yassı, Müstevi
Pörsümüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Porsuk
Alnaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cephe
İçin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diye, Göre, Hakkında, Karşı, Özgü
Pirinç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düğü
Muktezi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerekli
Gabilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
Nispetle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nispeten
Göçürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Nakletmek
Ufak Tefek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Zayıf
Dölüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cenin
Bürümek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Basmak, Kaplamak, Örtmek, Sarmak, Tutmak, İstila Etmek
Senkron kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşan, Eşzaman, Eşleme
Ahacık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşte
Asimilasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzeşme, Özümleme, Eritme
Ağızotu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yem
Makro kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Geniş
İbra Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aklamak
Arıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zafiyet, Zayıflık
Kazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafriyat, Hâk
Fay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırık
Birgelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El Birliği
Bilgisayar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kompüter, Elektronik Beyin
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.