Neşet Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Doğmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Zevzek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatsız, Saygısız, Geveze
İzlek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patika, Keçiyolu
Kezalik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öyle, Ol Da Öyle
Cihangir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fatih
Ayırt Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Tefrik Etmek, Temyiz Etmek, Karakterize Etmek, Tanımak
Dağılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayılmak, Saçılmak, Düzensizlik, Sirayet Etmek, Yok Olmak
Donanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücehhez
Pekleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılaşmak, Sertleşmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Fihrist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizin, İçindekiler, Katalog
Örtmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Atmak, Basmak, Bürümek, Çekmek, Gizlemek, Kapamak, Kaplamak, Saklamak, Sarmak
Ekometri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankıölçüm
Bulucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâşif; Dedektör
Alakalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenmek
Mahcur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısıtlanmış, Kısıtlı
Safi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katıksız, Net, Sadece, Duru, Sadece, Temiz, Yalnız, Som
Enstantane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesit
İzlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takip
Siyaset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siyasa, Politika
Anlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmak, Sözleşmek, Kavilleşmek, Bağdaşmak, Kaynaşmak, Uzlaşmak, Barışmak, Geçinmek
Eroin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maden
İmza Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmzalamak
Eğreti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Geçici, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Takma, Üstünkörü, Yararsız, Uyumsuz, Yakışmamış
Sigar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Puro
Öğretim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahsil, Talim, Tedrisat
Şüphecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkuculuk
Sempatizan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygudaş, Yandaş
Yolsuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suiistimal, Usulsüzlük, Gayrimeşruluk, Sahtekârlık
Asimilasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzeşme, Özümleme, Eritme
Iskat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek
Dalkavuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü, Yaltakçı, Yardakçı, Şaklaban, Yağcı, Yaltak
Hasetlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanmak
Namütenahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.