Neşelendiren kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Şen
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ardıç Rakısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cin
Okusuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ümmi
Eşya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pırtı, Nesne, Gereç, Kayıt, Yük
Yok Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batmak, Çıkmak, Dağılmak, Erimek, Kaçmak, Sönmek, Yıkılmak, Yitmek
Etnografik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budunbetimsel
Taban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aya, Dip, Döşeme, Kaide, Oturak, Ökçe, Temel, Yaradılıştan, Zemin, Alt
Yitim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp
Bol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Çok, Bereketli, Ferah, İyi, Mebzul
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Abitleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zahitleşme
Bıkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenge Gelmek, Usanmak, Yılmak
Anma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yâd
Hırtapoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Sersem, Şaşkın
Düzbucak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikdörtgen
Stand-By kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yedek, Destek, Bekleme
Duyulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Çıkmak, Vurmak, Yansımak
Yorumlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şerh, Tabir, Tefsir
Tecavüz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saldırmak, Hücum Etmek, Namusa Sataşmak, Aşmak, Geçmek, Göğmek
Aşevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lokanta, Aşçı, Aşhane, Mutfak, Aş Ocağı, Yemekhane
Hemşehrilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Memleketlilik, İldeşlik, Bölgedeş
Teokrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinerkçi
Zedelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berelemek, Zarar Vermek
İslam Hukuku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıkıh, Şeriat
Tanlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışmak
Denetlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teftiş Etmek, Murakabe Etmek, Kontrol Etmek
Geçindirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak
Padişah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar, Sultan, Han, Hakan, Hünkâr
Özenti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taklit
Şöven kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Irk
Mühimmat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaş Gereçleri, Cephane
Eşdeğer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muadil
Sağistem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hüsnüniyet
Islakkarga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen, Ürkek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.