Necdet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yiğitlik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İleri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelecek, Müterakki, Sonra
Kiliz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saz
Peşin Hüküm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önyargı
Gürbüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü, Muhkem, Sağlam
Hareli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevişli
Lekelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirletmek, Suçlamak, Kötülemek
Çakma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıban, Yara
Seri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atik, Dizi, Bütün, Sıra, Hızlı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Rastoluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diletlik
Karşıtlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zıddiyet, Mübayenet, Tezat, Zıtlık, Kontrast
Portföy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cüzdan
Rabbani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanrısal
Muti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş Eğen, İtaat Eden, Eslek
Sükût kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Susku, Susma, Sessizlik, Konuşmama, Söz Söylememe
Marazlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasta
Süssüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Çıplak, Düz, Sade, Yalın
Baldız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görümce
Kaşınma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuz
Dipfriz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derin Dondurucu, Donduraç, Buzdolabı, Dondurucu
İzdivaç Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlenmek
Koşul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şart
Yukarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fevk, Üste
Çarliston Marka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antika
Gezinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşmak, Eğlenmek
Mukannen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belli
Dolaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Devretmek, Dolanmak, Gezinmek, Gezmek
Akış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akın, Cereyan
Yoklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Araştırmak, Bakmak, Kontrol Etmek
Uykuluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalak
Bodrum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zirizemin
Haramzade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Piç
Otorite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetkili, Yetke, Sulta, Erke
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.