Nalbur kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Hırdavatçı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Peyderpey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalbadal
Çeviri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tercüme, Çevirme
Düzlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tesviye Etmek
Yermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek, Pislemek, Sövmek, Tiksinmek, Zemmetmek
Papuççu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabıcı
Gözde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aziz
Nalbant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takavcı, Takacı
Çalımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Tafralı, Havalı, Kibirli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Devrim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtilal, İnkılap, Islahat
Halüsinasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varsanı
İzlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek, Gelmek, Görmek, Gözlemek, Gütmek, İncelemek, Koşmak, Kovalamak, Seyretmek, Takip Etmek, Tutmak
Hasta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayrı, Kesel, Parasız, Pestil, Rahatsız, Züğürt
Tatbik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamak
Tuzlubalgam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mayasıl, Egzama
Yalınca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çırılçıplak
Nazir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Eş, Örnek
Talebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenci, İrdemen
Mensup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üye
Senetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgesel
Değnek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sopa, Çomak, Cop, Çubuk, Matrak
Arbede kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patırtı, Kavga, Dalaş, Çatışma
Bey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efendi, Eş, Koca, Komutan
Biçimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Yakışıklı, Düzgün
Evvelce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Önce, Önceden
Takrir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Anlatış, Önerge, Yerleştirme
Taşeron kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkinci Üstenci
Tutkulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiraslı
Badiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çöl
Zaruret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecburiyet, Zorunluluk, Sıkıntı, İhtiyaç, İcap, Yoksulluk
Endam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boy, Pos, Kesim, Boşum, Vücut, Beden
Beğenilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedii, Maruf, Mazbut, Zarif
Zıngırdamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zangırdamak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.