Münekkit kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Eleştirmen, Tenkitçi
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Çevirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeviri Yapmak, Döndürmek, İdare Etmek, İhata Etmek, Kuşatmak, Muhasaraya Almak, Sarmak, Tercüme Etmek, Vermek, Yönetmek
Elvermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetmek, Uymak, Uygun Görmek, Kifayet Etmek
Beraat Kazandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aklamak
Tarih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gün
Düşey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakuli
Harabati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağınık, Derbeder
Zaptiye Memuru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaptiye
İmparator kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kağan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ulama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlama, Ek, İlave, Katkı
Yadigâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Andıç, Anı, Armağan, Hatıra, Andaç
Kandırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldatıcı, Güzel
Mamulat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ürünler, Mamul
Yaya Kaldırımı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırım
İhtiyaten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınarak
Efemine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadınsı
Demagog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halk Avcısı, Halk Dalkavuğu
Sunturlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli, Yaman, Berbat, Dehşetli
Şef kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lider, Önder, Yöneten, Baş
Yanında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
Vasıflı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitelikli
İktifa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanaatlenme, Kifayetlenme, Yetinme, Kanma
Şaklaban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakacı, Dalkavuk, Lağlağıcı, Şen, Güldürücü
Büsbütün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamen, Tamamıyla, İyiden İyiye, Sırf, Temelli, Hiç Eksiksiz Olarak, İyice
Ses Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek
Kuyumcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zerger, Mücevherci
Tıkaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıpa
Ökçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taban, Topuk
Taksim Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Bölüşmek
Ahdetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ant İçmek, Yemin Etmek
Beslengi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlatlık, Hizmetçi
Pingpong kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Masa Topu
Vecih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre; Yol, Tarz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.