Münasebet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Alışveriş, Gerekçe, İlişik, İlişki, Neden, Sebep, Temas, Vesile, Bağıntı, İlgi, Yakınlık, Uygunluk
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tafra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böbürlenme
Dahil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçeri; İçinde Olmak Üzere
Elimine Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elemek
Yıldırımlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paratoner
Baştan Aşağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamen
Amansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsafsız, Acımasız
Yaratmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
Molas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumtaşı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Büyütücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüteç
Endüstrileşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanayileşmek
Cuşiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşkunluk
Dimağçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyincik
Talan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağma, Çapul
Jüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Telis
Zorlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiddetli, Güçlü, Dayanıklı, Kızgın, Kuvvetli, Yeğin
Tersinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hiddetlenmek
Teşekkül Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Oluşmak
Günü Geçmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayat
Pense kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısaç
Hay Küy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şamata, Vaveyla
Ağız Kavgası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma
Savacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haberci, Müjdeci
Portföy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cüzdan
Ekspozisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sergi
Kabarma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelgit
Veli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evliya, Ermiş, Mukaddes, Pak, Sorumlu, Eren
Şikeste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınık, Kederli, Kırgın, Kırık
Şuh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dişi, Neşeli, Serbest
Orospu Çocuğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haylaz, Hilekâr, Kalleş, Serseri
Laiklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özgenlik
Safi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katıksız, Net, Sadece, Duru, Sadece, Temiz, Yalnız, Som
Meyve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâr, Semere, Sonuç, Ürün, Yemiş
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.