Muhaceret kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Göç
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hafızlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezberlemek
Tur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezi, Dolaşma, Devir
Eğimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meyyal
Müşevveş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
Maktul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öldürülmüş
İşlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ameliyat, İş, Muamele
Ön Ad kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıfat
Şayeste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sırıklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak
Dun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Aşağı, Aşağılık
Cafcaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şatafat, Gösteriş, Şirret
Fırtına kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
Teslis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üçleme
Eksiltme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhale
Yeltek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hercai, Mütelevvin
İma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstü Kapalı, Anlamlı, Belirsiz, İham, İşare, Kinaye, İşaretleme, İhsas, İmleme, Anlaştırma, Dolaylı Olarak Anlatma
Uygulanmaz Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalkmak
Bir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bir Tek, Aynı, Müşterek, Yalnız, Eşit, Ancak, Benzer, Eş, Sadece, Tek, Vahit
Başıboş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serbest, Hür, Kayıtsız, Avare
Dizi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzüm, Kol, Saf, Seri, Sıra
Ücra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapa, Uçra
Kavrulmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kebap
Seans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturum, Gösterim
Konik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivrimsel
Fevkettabii kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiatüstü
Boğulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek, Sıkılmak, Bunalmak, Gark Olmak
Fınkırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sümkürmek
Bırakmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak
Yan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraf, Cephe, Cihet, Huzur, Kanat, Kat, Kenar, Semt, Taç, Tali, Üst, Yer, Yön, Yüz
Müjgân kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirpik
Düğün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence, Cemiyet, Tören, Toy, Deri, Dernek
Çıkarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışarı Atmak, Sökmek, Koparmak, Neşretmek, Anlamak, Atmak, Boşaltmak, Bulmak, Elde Etmek, Gidermek, Giysi, Göndermek, Göstermek, Hatırlamak, Kazımak, Sağlamak, Sezmek, Soymak, Söylemek, Sunmak, Yapmak, Yayımlamak, Yollamak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.