Mirasçı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Vâris, Kalıtçı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Bilinç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dimağ, Şuur, Zihin
Yatısız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nehari
Muhteviyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçindekiler
Bitirmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıkgöz
Tahtakurusu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahtabiti
Mucizevî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tansıksal
Benzeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Benzer, Eş, Tıpkı
Agâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilir, Bilgili, Haberli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Üstün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faik, Kudretli, Kuvvetli, Seçkin, Üst Gelen, Yenen, Kazanan, Daha Elverişli
Tastir Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazmak
İsabetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yersiz
Ukde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düğüm, Yumru, İçe Dert Olan, Acı
Denet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol, Teftiş
Yaşam Biçimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayat Tarzı
Habitat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yurt
Hikâyecik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıkra
Çatal Ağız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delta
Katileşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinleşme, Kesinleşmek
Metapsişik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tinötesi
İsabetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yerinde
Cebin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alın, Korkak, Yüz
Kotarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak, Bitirmek, Boşaltmak, Hazırlamak
Lösemi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kan Kanseri
Ben kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hal
Farklılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkalık, Değişiklik, Ayrımlılık
Tapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürgü
Egemenlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hâkimiyet, Hükümranlık, Buyruk, Hüküm
Endişe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygı, Üzüntü, Tasa, Bulut, Düşünce, Korku, Kuşku
Katlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahammül Etmek, Dayanmak, Çekmek, Dözmek, Götürmek, Hazmetmek, Kaldırmak, Taşımak, Yutmak
Erzak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azık, Yiyecek
Milliyetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulusçu
Kötümser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedbin, Bozuk, Karamsar, Pesimist
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.