Mesnet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dayak, Dayanak, İstinat, Makam, Mevki, Orun
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Numara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rakam, Ölçü, Sayıt, Oyun, Hile, Düzen, Dalavere, Yalan, Sayı, Not
Meğer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meğerse, Oysa, Oysaki, Sen Deme
Zımnında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçin
Önürdeşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rekabet Etmek
Somut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aydın, Kati, Müşahhas, Konkre
Çalkanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak
Ürküntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkma, Korku, Vahşet
Prodüktörlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapımcılık, Üreticilik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tefeyyüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme
Uyuklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalmak, Mürgülemek
Maraba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi
Yaraşık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
Mevlut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevlit
Gurur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Büyüklük, Övünme, Çalım, Onur, Kibir, Kasıntı, Kurum, Loka, Tekebbür, Şeref
Yad El kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gurbet
Cihat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Din Savaşı, Gaza, Savaş, Harp
Tasriflenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekim
Kesit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesim
Pupa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıç
Tazminat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödence
Asabileşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek, Sinirlenmek
Mevzi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duruş, Mahal, Yer, Konumluk
Heterojen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrışık, Ayrı Cinsten
Çökelek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katık, Kesik, İkşimik; Çökel, Tortu
Zenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siyahî, Kara Derili
Daylak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
Fiyakalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cakalı
Suçlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabahatli, Mücrim
Sükkân kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dümen
İrsiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtım, Veraset
Kesenekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mültezim
Püskürtü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lav
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.