Menşe kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Başlangıç, Kaynak, Köken, Sebep, Yetişek, Kök
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ağzı Bozuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küfürbaz
Ayırtman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksper, Ehlivukuf, Mümeyyiz
Delecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delgeç, Deşikaçan
Evrenpulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mika
Söz Geçiren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakim
Yazman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâtip, Sekreter
Razı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun Bulan, Benimseyen, İsteyen, Onaşmış, Onaşık
Dalgıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Balık Adam, Kurbağa Adam
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Evveliyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öncesi
Yol Azığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yolluk
Doğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gündoğusu, Şark, Maşrık
Tamamlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleme, Bitirme, İkmal
Teleolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ereksel, Erekbilimsel
Kayıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazım, Araç, Eşya, Not, Şart, Yiyecek
Arakçın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takke
Belirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebellür Etmek, Tezahür Etmek, Tebarüz Etmek, Sarahat Kesp Etmek, Dolaşmak, Peyda Olmak, Teşekkül Etmek, Uçmak, Uyanmak, Zahir Olmak
Sedye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harek
İncelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak, Kibarlaşmak
İşkence kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı Eziyet, Azap
İddiasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savsız, Mütevazı
Ergen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekâr
Marifetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usta
Gagalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Hırpalamak
Neşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayram, Sefa, Sevinç, Şenlik, Şevk, Mutluluk, Gönül Açıklığı
Başkaldırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırı, Mukabele
Yeterlilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, Kifayet, Liyakat, Yeterlik
Belik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgü
Özsu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usare
Övünç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fahir, İftihar, Kıvanç, Mübahat
Süslenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezenmek, Donanmak
Çoğaltma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teksir
Erişme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdrak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.