Mütenahi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sonlanma
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Gönlünü Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönlünü Almak, Razı Salmak
Şarbon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karakabarcık
Vatanperver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yurtsever
Kırım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katliam
Mail kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğri, Eğik, Eğinik
Abartmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişirmek, Büyütmek, Mübalağa Etmek, Artırmak
Tretuvar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırım
Kuşpalazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Difteri
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Buluşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaşmak, Kavuşmak
Düzensizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtilal
Kaplaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek
Katiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlik
Çağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vakit, Yaş, Devir, Dönem, Asır, Bölüm, Devran, Gün, Zaman, Kurun
Beste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Ahenk, Hava, Melodi
Bitimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz, Sonuçsuz, Neticesiz, Sınırsız
Satıh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzeri, Yüz, Yüzey
Kimsesizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalnızlık
Düşürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azaltmak, Dökmek, Sıyırmak
Öğütleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nasihat
Restoran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lokanta, Aşevi
Geçici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Eğreti, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Sari, Yaya, Yolcu
Danışıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muvazaa
Elçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi, Delege, Dünür, Görücü, Peygamber, Sefir, Yalvaç, Resul
Tırnaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
Haletiruhiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahvaliruhiye
Antiparantez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antiparantez değil, doğrusu; Antrparantez: Ayrıca, Ayraçta, Söz Arasında, Sırası Gelmişken, Söz Açılmışken, Akla Gelmişken, Konuyla İlgisi Olmaksızın
İlkelce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
Müfredat Programı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ders Programı
Körfez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiyort
Değişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Değiştirmek, Dönmek, Mübadele Etmek, Yürümek, Tahavvül Etmek, Tebeddül Etmek
İşyar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Memur
Kanunvericilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasama
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.