Mükellefiyetli kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yükümlü
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Muhafaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saklama, Koruma, Barıma, Kavzama
Kurada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız
Pedagog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimci, Eğitimbilimci
Halsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dermansız, Yorgun, Bitkin
Fesat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Arabozucu, Karışıklık, Hile, Kargaşalık, Kundak, Bozut
Ray kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demiryolu
Küldöken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Kadın
Popo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Canavar
Azap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ezinç, Büyük Sıkıntı, Emge, Eza, Cefa, Eziyet, İşkence
Azat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hür, Serbest, Başıboş, Özgür, Serazat
Sahtekâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hileci, Düzmeci
Carlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haykırmak
Kültürel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medeni
Eke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Kart, Yaşlı, Yetişkin, Bilgin, Akıllı, Tecrübeli
Antiparantez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antiparantez değil, doğrusu; Antrparantez: Ayrıca, Ayraçta, Söz Arasında, Sırası Gelmişken, Söz Açılmışken, Akla Gelmişken, Konuyla İlgisi Olmaksızın
Kaydolmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazılmak, Yazımlanmak, Kabul Olmak
Yilbik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sara, Tutarak
Karartmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
Redaktör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmen
Deneyim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübe
Engelli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakat
Konveks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışbükey
Abırlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak
Üniversal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acunsal, Evrensel
Esbabımucibe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerekçe
İmza Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmzalamak
Cemi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Cümle, Hep
Aldatıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel
Çeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asker
Ot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esrar, İlaç, Zehir
Kontra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Karşı, Karşıt
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.