Lakayıtlık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İhmal
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Oldu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evet, Tamam
Tutarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sara
Sakin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sessiz, Sütliman, Dingin, Oturan, Eğleşen
Aldangıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuzak
Sükûn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sükûnet, Dinme, Dinginlik, Devinimsizlik
Mübahase Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahse Girmek, Tartışmak
Töre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Gelenek, Ahlak
Pis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çirkli, Fena, Karışık, Kirli, Kötü, Leke, Murdar, Zararlı, Sevimsiz, Güç, Lekeli, Mülevves
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Korkusuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pervasız, Yürekli
İkinci Sınıf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Sıradan
Düz Yüzüne Demek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dobra Dobra Söylemek
Çin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hıtay
Esmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üfürmek
İcatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâşif
Edilgen Fiil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edilgen
Canhıraş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Üzücü, Yürek Paralayan, İç Acıtan, Kulak Tırmalayan, Tüyler Ürpertici
Fırtına kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
Payan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nihayet, Son, Sonuç
Getirtmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Celbetmek
Abonman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürüm
Değirmi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlak
Acele Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk Davranmak, Sabırsızlık Göstermek, Telaş Etmek, Sabırsızlanmak, İvmek, Aşıkmak, Telesmek
Gururlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mağrur
Cıncık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Züccaciye
Gezici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyyar, Gezgin
Bahar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkyaz, İlkbahar, Yaz, Baharat
Çabucak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarçabuk, Hemencecik, İvedilikle, Birden, Derhal, Hemen, Şipşak, Tezce, Pek Çabuk, Zaman Geçirmeden, Hızla, Süratle
Fıttırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Delirmek
Deklarasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirme, Duyurma, İlan Etme
Çalgı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saz, Enstrüman
Da kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bile, Dahi
Derlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplamak, Düzenlemek, Biriktirmek, Dermek, Tedvin Etmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.