Lağlağıcı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Şaklaban
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Razı Salmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönlünü Etmek
Doğrultmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek, Kazanmak
Özerklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtariyet, Otonomi
Üşenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erinmek, Tembellik Etmek, Yüksünmek
Buruşuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırış Kırış, Pürüzlü, Kıvrım Kıvrım
Eşleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Senkronizasyon
Kıskıvrak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berk, Muhkem
Tanış Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanıştırmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Surat, Sima, Çehre, Beniz, Bet, Kap, Kopya, Satıh, Suret, Taraf, Utanma, Üzeri, Yan, Yüzey, Cüret, Ön Taraf, Görünüş, Cephe
Albenili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarif
Takıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takmak, Kurmak, Montaj Yapmak
Katnav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyrüsefer, Trafik
Anlaşmazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtilaf, Aykırılık, Geçimsizlik, Birleşmezlik, Uyuşmazlık
Parlamaz Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sönmek
Martı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gagayı
Kısmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bazı Bakımdan, Bazı Yönden, Bir Kısım, Kısımca
Doldurma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkame, İmla
Başına Buyruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız, Özgür
Donanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deniz Gücü
Vedalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlaşmak
Tezyit Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak
Sap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erkek, Kabza, Kök, Saplak, Gövde, Tutamak, Kabza
Flört Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Kırıştırmak, Konuşmak
Perspektif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakış Açısı, Derinlik, Süreç
Yergin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin, Mezmum
Alan Talan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
Sabık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçen, Eski, Evvelki, Kabakki, Önceki
Gür Gür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürül Gürül
Çökertme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cep
Kafa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Bellek, Karın, Kelle, Saksı, Zekâ, Zihin, Zihniyet
Sakınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak, Çekinmek, Esirgemek, Gözetmek, İhtiyat Etmek, Korumak
Hazandide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Solgun
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.