Komütatör kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çevireç, Çevirici, Anahtar
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Savacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haberci, Müjdeci
Cummak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalmak
İmale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğme, Meylettirme, Çevirme, Eğindirme
Lepirci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzci
İskân kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yurtlanma, Yerleşme, Yerleştirme
İlliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nedensellik
Akvam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavimler, Uluslar
Çöl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyaban, Bozkır, Sahra, Badiye, Kumluk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tehlike kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekince, Ateş, Korku, Risk
Oyunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahne
Nobran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nadan, Kaba, Sert, Gönül Kırıcı
Heykelci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Heykeltıraş
Gösterişsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevazu
Mukaddema kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Evvelce, Önce
Acele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk, Tez, İvedi, İvedilikle, Hızlıca, Hemen, Tacilî, Telesik
Ornatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerleştirmek, İkame Etmek
Vefasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayırsız
Yük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bagaj, Kargo, Külfet, Ağırlık, Denk, Engel, Eşya, Gaile, Yüklük, Ödev
Plajirizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmacılık
Beğenilmeyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, İtici
Hayalci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayalperest
Yokuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rampa, Bayır, Çıkış
Bozmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlamak, Kırmak, Kötüleştirmek, Bozukluk Yapmak, Ufak Hâle Getirmek, Feshetmek, Hasat Toplamak, Becermek, Bırakmak, Bozdurmak, Haklamak, Yenmek, Yıkmak
Soğutmaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğutucu
Sığınmacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mülteci
Keçi Yolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patika
İlinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, İlişki, Münasebet, Nispet, Mensubiyet, Aidiyet, Taalluk
Benzeşim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzer
Teminat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvence, İnanca
Mütenasip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orantılı, Uyumlu, Uygun
Zadegân kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sosyete, Soylular Takımı
Çökelge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Balçık, Bataklık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.