Kestane kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Şabalıt
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dayanıklı Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak
Ayıbalığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fok Doğrusu Ayı Balığı şeklinde yazılır.
Sümbül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başak
Okul Çocuğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenci
Yıkkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harap
Ödeşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fit Olmak
Eğmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bükmek
Gaflet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aymazlık, İhtiyatsızlık, Dalgınlık, Dikkatsizlik, Uyku
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sekreter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazman
Gezdirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaştırmak
Hükümet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakanlar Kurulu, Kabine
Alabildiğine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azami
Âlâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Fevkalâde, Pek İyi, Güzel
Kondansör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoğuşturaç, Yoğuşturucu
Teklif Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önermek
Kirli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Murdar, Pasaklı, Pis
Ahmakça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bönce
Dileyiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rica
Azizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muziplik, Şaka
Mikâp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küp
Tasdik Ettirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylatmak
Kaybetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yitirmek, Yenilmek
Pek İyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlâ
Pragmatik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yararsal
Hadisesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olaysız
Curcunalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ses
Paradoks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelişki, Karşıtlam
Yosma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genç, Şen, Güzel, Taze, Fettan (Kadın)
Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahiplenmek, Ayırmak, Kaldırmak, Ele geçirmek, Fethetmek, Satın Almak, İçine Sığmak, Kabul Etmek, Kazanmak, İletilmek, Elde Etmek, Bürümek, Sarmak, Kaplamak, Kısaltmak, Eksiltmek, Yolmak, Koparmak, Temizlemek, Yol Gitmek, Çalmak, Başlamak, Yutmak, Kullanmak, Bağışlamak, Buyurmak, Çekmek, Gidermek, Girmek, Görmek, Koymak, Örtmek, Yok Etmek
İncitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıtmak, Batmak, Delmek, Kırmak, Rencide Etmek, Üzmek, Yaralamak
Yıkık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harap, Tufeyli, Viran, Ören
Katılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Benimsemek, Binmek, Gelmek, Girmek, Karışmak, Kavuşmak, Uğunmak, Üstelemek, İştirak Etmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.