Hekim Hakkı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Vizite
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kareli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damalı, Damalı, Satrançlı
Kerata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boynuzlu; Çekecek
Kele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğa, Tosun
Bakanlar Kurulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükûmet
Lakırdı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz, Laf, Konuşma, Boş Söz, Dedikodu
Trajedi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Facia, Ağlatı
İngin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engin, Nezle, Münhat, Duma
Abuk Subuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Saçma Sapan, Boş (Söz), Herze, Abuk Sabuk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Önceden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evvelce, Peşin, Peşinen
Kredili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvenilir, İtibarlı
Ayrıksı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka
Sınırlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek, Hapsetmek, Kısıtlamak, Mahdutlaştırmak
İmbik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damıtaç, Damıtıcı
Batkınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İflas
Morto kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölü
Karanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin, Karışık, Sıkıntı, Üzüntü, Zifiri, Zulmet
Kondisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklılık, Durum, Şart
Ayıplamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kınamak
Mızıkçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyunbozan, Şıltak, Şuluk
Azar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paylama
Kelepçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilezik, El Kandalı
Bilcümle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hep, Kamu
Anlaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zeki
Murahhas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delege, Salgıt
İşlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atölye, Gömlek
Müteveffa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölü
Salıncak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yellencek
Tanıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İspat, Beyyine, Delil
Isırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalamak, Dişlemek, Yemek
Çıdam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabır
Vazife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödev, Görev, İşlev, Vecibe, Yevmiye
Kaldırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atamak, Çalmak, Çekmek, Feshetmek, Katlanmak, Lağvetmek, Saklamak, Sıyırmak, Taşımak, Tayin Etmek, Toplamak, Yakışmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.