Hasım kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Düşman, Rakip, Yağı, Antagonist, Anaz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Diploma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlilik Belgesi, İcazet, Lisans Belgesi, İcazetname, Şahadetname
Peşinatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öndülsüz
Aritmetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayıbilim, Sayı Bilimi, Hesap
İntibah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyanış
Razılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcabet
Meselâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örneğin, Söz Gelimi, Söz Gelişi, Misalen
Biraz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azıcık, Çok Değil, Bir Parça, Bir Balaca, Bir Kadar
Yanay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Profil
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Avratbaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapkın, Hovarda, Zampara
Beslengi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlatlık, Hizmetçi
Korumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
Gerginlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
Pudra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirşan
Baş eğme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyun Eğme, Baş eğim, İtaat, Teslimiyet
Kışkırtma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahrik
Bagaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yük
Akilâne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıllıca
Cem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoğul, Çokluk
Başkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reis, Sadır
Tehcir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürme, Göçürme
Afiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esenlik, Keyif, Sağlık
Necip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soylu, Doğuşlu, Temiz, Seçkin
Topaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırfıra, Fırlangıç
Düşürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azaltmak, Dökmek, Sıyırmak
Özlenti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasret, Özlem
Ataerkil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pederşahi, Patriarkal, Atahakan
Taraftarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yandaşlık, İntisap
Çıkış Belgesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış
Bilerek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasten, Kasti, Mahsus
Hakikatsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vefasız
Nihai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonuncu, Sonsal
Artırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abartmak, Bırakmak, Mübalağa Etmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.