Hall kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çözüm
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Materyalist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maddeci
Naylon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Sahte
Barlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Velut
Sardalya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ateş Balığı
Kıraç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çorak
Alçakboylu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bodur
Feyezan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bereket
Zeybek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Uzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, Ustalık, Hazakat
Nikbinlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyimserlik
Ücret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık, Bedel, Eder, Vergin, Müzd
Ayrıksı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka
Vasi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koruman, Kayyum, Emanetçi
Tahdidat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlamalar, Kısıntılar
Güdülenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Motivasyon
Sezdirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hissettirmek
Dalakotu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duvar Sedefi
Çelimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayıf, Güçsüz, Cüssesiz, Kuru, Sıska
Basak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merdiven
İlham Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esinlenmek
Dağıtmalar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevziat
Yitim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp
Son Kânun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ocak
Yaşam Boyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müebbet
Tahıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hububat, Zahire
Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahiplenmek, Ayırmak, Kaldırmak, Ele geçirmek, Fethetmek, Satın Almak, İçine Sığmak, Kabul Etmek, Kazanmak, İletilmek, Elde Etmek, Bürümek, Sarmak, Kaplamak, Kısaltmak, Eksiltmek, Yolmak, Koparmak, Temizlemek, Yol Gitmek, Çalmak, Başlamak, Yutmak, Kullanmak, Bağışlamak, Buyurmak, Çekmek, Gidermek, Girmek, Görmek, Koymak, Örtmek, Yok Etmek
Uygarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medeniyet
Sancak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Toplu İğne
Küçükayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dübbüasgar
Görece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağıl, İzafi
Zehir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağu, Ağı, Sem, Acı, Keder, Ot, Sıkıntı, Zıkkım
Basılış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.